Şırnak Üniversitesi Ekoturizm Rehberliği bölümünün öğretim görevlileri ve öğrencileriyle yaptığım, "Dünyada ve Türkiye'de Yürüyüş Rotaları ve Rehberliği" başlıklı söyleşide, dünyada ve ülkemizdeki kültür ve doğa yürüyüş rotalarının yanı sıra, rehberlik vasıfları, bir rehberin yürüyüş öncesi hazırlığı, yürüyüş esnasında yapılması gerekenler ve kullanacağı malzemeler gibi konuları konuştuk.
Aşağıdaki linkten izleyebilirsiniz.
https://www.youtube.com/watch?v=6rBQFBKJLA4
Döviz kurundaki artış nedeniyle ülkedeki kereste üretiminin üç katına çıkarılacağı ve bu nedenle ormanlarda düz kesime başlandığı iddiaları gündem oldu. Beycik Köyü’nde başlayan kesime isyan eden yöre halkı, “Her yıl Likya Yolu’nu yürümek için ülkemize gelen on binlerce doğasever bu sene Likya Çölü ile karşılaşmakta” diyerek imza kampanyası başlattı.
Antalya’nın Beycik köyünde yapılan ağaç kesimi civarda yaşayan yöre halkının tepkisine neden oldu. Kesimin Likya Yolu’nu da kapsayan ormanlık alanda yapıldığına dikkat çeken ve Türkiye Ormancılar Derneği’yle görüşen doğaseverler, “döviz kurundaki artış nedeniyle kereste ihtiyacının milli servet kullanılarak sağlanmasına karar verildiği” bilgisini alınca, daha da endişelendi.
Beycik, Ulupınar, Çıralı ve Olimpos sakinleri, bir araya gelerek Orman Bakanlığı, Kemer Belediyesi, Antalya Orman Müdürlüğü ve Beycik Muhtarlığı’na iletilmek üzere bir imza kampanyası başlattı. Kampanya metninde, “Dünyada sadece Beydağları'nda yaşayan Likya semenderini barındıran ormanları koruyoruz” başlıklı imza metninde, Tahtalı Dağı eteklerinde, Bey Dağları Milli Parkı'nın etrafındaki ormanlarda “düz kesim” olarak anılan bir yöntemle ağaç kesimi yapıldı belirtildi. Düz kesimin “ağaçları genç yaşlı diye sınıflandırmadan, tümünü kesmek ve alanı dümdüz etmek” anlamına geldiğinin ifade edildiği metinde, “Dünyanın en güzel yürüyüş rotalarından Likya Yolu’nu da kapsayan ormanlık alan, gece gündüz yapılan kesimler nedeniyle an itibariyle uçsuz bucaksız bir açık alana dönüşme tehlikesiyle karşı karşıyadır” denildi.
25 adedi bölge endemiği olan 865 bitki türünün barındığı bölgede, yaban keçisi, şah kartal, vaşak, kurt gibi azalan türler bulunuyor. Likya Semenderi gibi nokta endemik tür olan, yani dünyanın başka hiçbir yerinde yaşamayan canlı da burada yaşıyor. Köylüler, “Normalde Milli Park çevresindeki ormanlar kesilmez, çünkü civar ormanlarda da bu nadide türler varlık gösterirler ve yaşam alanlarının tahrip edilmesi halinde dünyanın başka bir yerinde bu canlılara rastlayamayız, yani türü ortadan kaldırmış oluruz” diyor.
‘YILLIK KESİM ÜÇ KATA ÇIKARILACAK’
Konuyla ilgili Türkiye Ormancılar Derneği ile görüşen yöre halkı, aldığı cevap üzerine daha da şaşırdı. Çünkü dernek, yöre halkına şu bilgileri verdi: “Bugüne kadar ormanlarda ülkenin kereste hammadde ihtiyacını karşılamak üzere kontrollü ara kesimler yapılıyordu. Öz kaynakların yetmediği yerde kereste ithalatı yapılırken, bu sene döviz kurundaki artış nedeniyle kereste ihtiyacının milli servet kullanılarak sağlanmasına karar verildi. Yıllık 15 milyon metreküp olan kereste üretiminin, yaklaşık üç katına çıkarılması hedeflenmektedir. Bu hedefe yetişebilmek için bölge orman müdürlükleri düz kesim yöntemini benimseyerek, ormanlık alanları düz araziye çevirmek suretiyle gelecek yıllarda kesilmesi gereken ağaçları da bu sene kesmektedir.”
Change.org’de imza kampanyasını başlatan Seda Arıcıoğlu, “Ormanda düz kesim yapmak demek, ormanı düz alan yapmak demektir: Yüzlerce endemik bitki ve yaban hayvanı barındıran orman, ancak ara kesim ile gençleştirilmesi halinde kendi ekosistemini yenileyebilmektedir. Yaşamı, ormandaki mikro klimalara, taban nemine, ormanın farklı yerlerine düşen güneş ve gölgeye bağlı olan binlerce değişik ot, çiçek, yosun, börtü, böcek düz kesim sonucu, yaşam alanlarını maalesef tamamen yitirmiş olurlar” diye konuştu. Beycik gibi dağlık alanlarda yapılan düz kesimin bilinen en temel zararının erozyon ve sele yol açması olduğunu vurgulayan Arıcıoğlu, hali hazırda, yuvaları talan edilen yaban hayvanlarının, kesimden kaçarken yerleşik alana yaklaştıklarını ifade etti.
Arıcıoğlu, şöyle konuştu: “Her yıl Likya Yolu’nu yürümek için ülkemize gelen on binlerce doğasever bu sene Likya Çölü ile karşılaşmakta. Böylelikle, yapılan düz kesim doğaya verdiği zararın yanı sıra ülkemizin itibarını da zedelemektedir. Buna ek olarak yürüyüş yolu üzerindeki köylerde yaşayan ve yürüyüşçülere verdikleri hizmet ile geçimlerini sağlayan halkı da ekonomik dara sokmaktadır. Bu alanın tahrip edilmesi halinde kaşıkçı elmasından bile daha değerli olan nokta endemik türlerin yok olmasına sebep olacağız. Beydağları Milli Parkı civarında süren kesim kararının acilen durdurulmasını, gerekli araştırma ve raporlamaların yapılıp, bu eşsiz bölgenin korunarak, şu ana kadar uğradığı zararın el birliğiyle sağaltılmasını talep ediyoruz.”
Yazan : Serpil Kurtay
Gazeteduvar (09.11.2020)